Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Şehrin Işıkları

I. A 20 yaşındaydı. Belki de hayatının en güzel geçmesi gerekenler zamanlardan bir diliminde yaşıyordu ömrünü. Sürekli oturup düşünmek, yüzü asık, asabi gezmek ve bir yerlerden bir şekilde sanki bir şeyler olacakmış gibi beklemenin hayat olmadığının bilincindeydi. Doğru ve inandığı şekilde yaşaması gerektiğini biliyordu. Hayatla kurmaz oynanmaz! Oynanmaz ama risk almak hayatın kendisiydi. Kısacası bir şeyler yapmalıydı. Gözünde, giderek küflenen duvarlar arasında, pencereden dışarıyı izlemek, ona göre insanın doğasına aykırıydı. Dışarı çıkmalı ve evreni okumaya başlamalıydı. Neden bu halde, burada olduğunun bilincine varmalıydı. Görmeli, duymalı ve tecrübe etmeliydi. Adeta şehrin hakimiyetini elinde bulunduran bir tepe vardı. Her gece ay yavaş yavaş yükselmeye başladığı sıralarda A, bu tepeye doğru yürürdü. Her akşam aksatmadan bunu yapar, yamaca tırmanır ve tepenin hemen üstünde yer alan kayanlıklara oturur, şehrin ışıklarını izlemeye başlardı. Şehirde ne olup bittiğini b