Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Kasım, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yorgunum Ustam!

Yorgunum ustam! yorgunum omuzlarımda ki yük bedenimden ağır hani bir insanın önce sesini unutursun ya sonra gülümsemesini ve ardından yüzünü benim ardımdan hatırlanacak bir şeyim kalmadı. sesim boğuk kalın duvarların arasına hapsolmuş Ziyaretiniz için teşekkürler. Yorumlarınızı bekliyoruz.

Belki / Belki de / Bazen

-Saat kaç oldu? Saatler geçiyor kardeşim, zaman almış başını yanı başımızdan selamsız sabahsız geçiyor. Uyuduğumuzda değil uyandığımızda yeni bir gün daha başlayacak. Ve biz uslanma bilmeyen çocuklar gibi öylece oturduğumuz yerden zamanın şuursuz geçişine şahit olacağız yine yeniden. Dostluklarımız, arkadaşlıklarımız eskiyecek, şehir yaşlanacak belki, sonra bir gün "ne oluyor lan!" dediğimizde kendi kendimize bir kez daha hatırlayacağız halen yanı başımızdan geçmekte olan zamanı. Kaybettiklerimiz, unuttuklarımız, sevdiklerimiz, umutlarımız bir bir hatırımıza gelecek. Bir sigara daha yakıp yas tutacağız belki de. Ardına bağlayıp olan biten her şeyi bir solukluk sigara dumanının kalkıp evimizin yolunu tutacağız. Yaşlandık be kardeşim, yorulduk. Sebepler..  aradığım, peşinde olduğum onlarca sebep. bir ses arıyorum belki bir yüz bir ucu telefonda kulağımın  bekliyorum öyle işte alelade belki tertemiz boğazım düğüm düğüm  vakit soluksuz geçiyor oys